.

21 Aralık 2009 Pazartesi

Ruh/um yazsa ben sussam hani filmlerde oluyor ya,
güya ruh bedenden çıkıyo
böyle uzaklara uzaklaşıyo öyle olsa...
Öyküler olsa,
hayatta benden daha çok yaşamış insanların anlattığı.
Dinlesem onları..
'Aaa!' desem, şaşırsam anlatılanlara...
Yol gösterir gibi yapsalar bana
ya da yol gösterseler gerçek manada...
Bak işte böyle böyle diye anlatsalar tek tek..
Ben yine burnumun dikine gitsem...
İnatlaşsam, sorsa biri sonra bana :
***
-İnsanlardan mı kaçıyosun?
-Hayıııııııır!
***
Diye cevaplasam,
sonra aynı soruyu içime sorsam
o kocaman 'evet' i görmemeye çalışsam...
Öykü demiştim, değil mi?
Öykü nedir?
Bence yaşadığımız haldir.
Peki biz napıyoruz?
Hayatın içinde birer öykü oluyoruz...
Onu yaşayarak yazıyoruz.
Yazarak yaşıyoruz. .
***
'Her insanın bir öyküsü vardır ya...
Benimki de böyle işte!'
...

2 yorum:

Adsız dedi ki...

Kalbin susmasın için hep konuşsun, dışına vurması zor olur, evet diyemezsin kötü yönde hep hayır dersin, insanlar benden kaçar bende itilirim bir köşeye ama evet dediğin anda öykünün sen hali başlayacak.

ZK dedi ki...

Öyküleri severim. Ben hali,hoş aslında öykülerden çok kendimi severim. Belki de bu nedenle kaçıyorum insanlardan, kendime değer verdiğim için!
İtiraf ettim dimi?
İnsanlardan kaçıyorum dedim bu doğru,
ama saklayamam sığınıyorum bazen onlara,
sonuçta insansız bir hayatın anlamı olamaz,
biliyorum bunu...

Ha bu arada kalbim susmaz!
Eveeet eveet hiç!
Susmuyor 'benim' kalbim ;)