.

25 Mayıs 2013 Cumartesi




Başkası olduğun bir yer vardır orada hep başkasısındır.. Beklersin kendin olmayı olamazsın ama.. Zamanla hep bir başkası olursun çıkarsın karşılarına.. Bana sorsalar hep ne olmak istedin hayatta diye.. Hiç düşünmeden çocuk derim... Hep özlediğim zamanları geri yaşamayı isterim.. Çünkü hep özlem vardır benim içimde.. Hayat boyu silemediğim.. Bir soru işareti gibi kalakaldım demişti zamanında bir şair.. Aynen öyleyim.. Çocuk olmak istiyorum eski şiirlerimi eskiye dair hiçbir şeyi hatırlamıyorum.. Bazen okurken onları ben ne zaman büyüdüm de büyük sözler söyler oldum diyorum kendime.. Bir kızım olsun şimdi sadece.. Onun saçlarını tararken unuturum dünya denen yalanı.. Hayatın bana getirdiği bütün güzellikleri yaşadığımı hissediyorum çok şükür.. Bir annelik kaldı sanki.. Adımın üzerine geçmeyen.. Onu da olursam başka ne isterim ki... İsterim di mi.. İnsanoğlu nankördür.. Hep bana hep bana der.. Rabbim hayırlısını versin her şeyin.. Büyükdükçe en çok kullandığım cümlelerden oldu.. İnsan evlenince hayatı bir başka görmeye başlıyor çift kişilik... Sonra bir de çocuk girince araya diyorsun ki ona bir şey olmasın.. Rabbim yaşatsın.. Sana yıllar sonra yazmak bir garip oldu bilok.. Seni özlemişim harfleri seçmeden yazmayı sende kaybolmayı özlemişim.. Bazen diyorum ya.. Eskileri okuyorum diye.. Bir hayat bilok.. Bir hayat var içimde devam eden.. Yaşayan.. Kendim gibi birine nefes veren.. Adam gibi adam o bilok.. Kocam dediğim adam.. Baba olmak ona da yakışır biliyorum henüz erken mi bilmiyorum ama istiyorum.. Bir gün kendi kızımın resmini koymak da nasip olsun.. Yıllar sonra tekrar yine okuruz gülümseriz filan.. Daha uzun yazmak isterdim sana hani o geçen yılların hatırına.. ama bu kadar bilok benden bu kadar.. Eyvallah..

9 Temmuz 2012 Pazartesi


Sığınmak..
Huzur denen o yegane duyguyla bütünleşince aşk oluşuyor,
sen "dur" diyemiyorsun.
"Bırak beni, ben alışığım
karşıdan karşıya geçerken tek kalmaya..
Elimi tutma.." diyemiyorsun.. Sığınıyorsun.. Elinde olmadan..
Belki elindedir bunun bile farkında olmadan..
Neşet Ertaş "gönül dağı"
eşlik ederken satırlarıma, yar oy diyorum
iyi ki hep benimlesin!
Emeklerin, hayallerin hep benimle...

28 Haziran 2012 Perşembe


Sana vakit ayırmadığımı fark ettim ,
oysa ne büyük fırtınalardan sonra gelir sana sığınırdım bilok,
yazardım sana her şeyi/mi..
Geçen senelerle birlikte değiştiğimi, artık kendimden bahsetmeyi
pek sevmediğimi
anladım..
Geç mi oldu diyorsun? -Yo bence değil..
Her savaşın bir kaybedeni bir de kazananı vardır,
benim savaşımda kim kazanıyor kim kaybediyor bilmiyorum.
Sadece çok fazla susuyorum.
Vefasızlığımı dem vuranlara da bir şey demiyorum.
Ölüm acısını yaşadıktan sonra kim bilir kaç kez dinledim bu şarkıyı, hatırlamıyorum.
12 sene filan önce ilk dinlemişim. Kendimden o kadar çok şey buldum ki,
ay neyse uyumam gerekiyor yarın beni yoğun bir gün bekliyor.
Ankara'dan sana bu satırları yazıyorum bilok,
sevmiyorum lan bu şehri!
Zorla mı? :)
Bir kaç ay sonra her şey bambaşka olacak, biliyorsun.
Balkon serinliğinde oturup, bir sigara içesim geliyor bazen.
Uzaklara savurduğum acılar için yakasım geliyor geçmişi!
Sonra geriye dönüp bakmayasım..

Neyse dedim ya, hatırlamıyorum!

22 Şubat 2012 Çarşamba

21 Şubat 2012 Salı


  1. "Tüm terk edilmiş viranelerden özür dileriz."

13 Kasım 2011 Pazar



Uzun mektuplar yazdım, 
sahil boyu uzun yürüyüşler yaptım.. 
Zamanı, aşkı, vefayı, 
özlem duymayı hasreti anladım.. 
Gözyaşları gördüm gülüşlerle güldüm.. 
Bir dokunuşun bir anı değil, 
bir ömrü doldurduğunu anladım.. 
Kendi seçimimi yaşadım, 
ben seçtim dedim,
 zor da olsa ben kabullendim. 
Ellerim kınalı yazılar yazdım, 
kına kokusu bile ağlatır şimdi 
uzaklara giden bir gelini, 
dedim yüreğimize.. 
Sen ve ben diye başladım her cümleye..
 Onun yanağındaki çukura hayatımı sığdırdım. 
Onun dudağındaki beni'ne kendimi sakladım...

9 Ağustos 2011 Salı




Çok uzun zamandır yaşadığım bir şey var. Kendimi anlatamamak. Ben ki , cümlelerle dans etmeyi seven o şaşkın budala.. Ben ki hayat güzeldir cümlesinde hala güzellik bulan acı. Evet o bendim.. Nasıl böyle değiştim bilmiyorum belki de zaman belki de yaşadığım o zor yıllar.. Hayatı bana öğretti.. Neden* - Bilinmez ki. Hayatta en çok korkuyu yaşadığımı biliyorum ama. Sevdiklerimi kaybetme korkusu.. O kadar hain bir duygu ki. Karşısında çırıl çıplak kalıyorum. Kaybetmek istemiyorum.